23 Mayıs 2013 Perşembe

İSTANBUL’UN GÖBEĞİNDE BİR İNGİLİZ “DUKE İSTANBUL”

DUKE İstanbul” bizim için yepyeni bir keşif, bu Mayıs ayında Trump Tower’da açıldı!

Mekanın İngilizliği, İngiliz bahçelerini anımsatan geniş bahçesinden ve İngiltere yeme-içme sektörünün saygın gruplarından biri olan D&D London Group ortaklığında açılmış olmasından geliyor.




İstanbul’un en yeni, şık ve stil sahibi mekanlarından biri diyebiliriz. “LONDON CALLING” temalı büyük bir açılış ile İstanbul sosyetesine tanıtıldı.

“Fine Dining” konseptindeki mekan, Trump Tower’in         2. katında, 2.200 m2 alanda şık bir restoran ve yemyeşil iki açık terası ile bir alışveriş merkezi restaurantından beklemeyeceğiz bir ambiyansa sahip.

İstanbul’un kozmopolit manzarasını izlerken, yemyeşil terasında keyifle ve stresten uzak şık bir akşam yemeği yedik. İstanbul’un kaosunun içinden 2 saatlik bir kaçış noktası olarak tanımlayabiliriz, gerçekten de 2 kat aşağıda Mecidiyeköy olduğu aklınıza bile gelmiyor.



Mekanın büyüklüğü sebebiyle, kendimizi bir hotel restaurantında veya Avrupa’da bir restaurantta hissediyorsunuz. Lokasyonu sebebiyle şık iş yemeklerine de ev sahipliği edeceğe benziyor.

Bizim için yaz aylarında boğaz manzarasının içinde olmak varken, Trump Towers’da açık havada oturmak çok cezbedici değil ama İstanbul’un yeni şık mekanlarından biri. Deniz manzarası yerine şehir manzarasının içinde olmak isterseniz gayet keyifli bir mekan.


 

Restaurantın mimarisinde İngiltere’nin Hoxton Art Gallery’sinden eserler yer alıyor. Minimalist çizgilerin hakim olduğu mekanda, duvarları özel malzemelerden üretilen “Büyük Şehirler” konseptinde özgün sanat eserleri süslüyor.





Dünya mutfağından lezzetlerin yer aldığı menü, Fransız şef Mickael Weiss tarafından tasarlanmış. Açık mutfağı ile mutfağı gözetlemeniz mümkün. Aynı zaman 10 kişilik şef masası yer alıyor, ekipçe bir gün şef masasında da oturmak da isteriz :)

Bu arada suşi severlerdensiniz, terasta ve restaurantın içinde suşi barları da var.

Biz yemek için terasa rezervasyon yaptırdık. Yemek öncesinde masamız geçmeden önce terasındaki lounge’da kokteyllerimizi yudumladık. Mekan o kadar büyük ki; ben terasta 2, restaurantta 1, 3 tane bar saydım. Yemek öncesinde kozmopolit İstanbul manzarasında barda kokteylinizi yudumlamak gayet keyifli olabilir. Kokteyl olarak, “Bellini” ve “Earl Grey frizz" denedik, her ikisi de çok lezzetliydi.





Biz ne yedik?

Başlangıç olarak “Füme Patlıcan Dip” ve “Güveç ahtapot enginar maydanoz sosu”. Güveç ahtapot gayet lezzetliydi.

Ana yemek olarak, “Fish & Chips” başarılı bir tercihti. İngiliz menşeli olması sebebiyle akıllıca bir tercih ve gayet lezzetliydi :)

Kuzu sırt kimyonlu havuç püresi kişnişli yoğurt” denedik ve lezzetli bir seçenekti bizim için.

“Fırında rozbif” porsiyondaki et sebebiyle bir kişi için çok fazla geldi, rozbifin yanında bir sos ile servis edilmedi bu nedenle biraz kuru bulduk.






TATLILARA GENİŞÇE YER AYRILMALI :)

Dondurmaları özel olarak kendileri hazırlıyorlar. Özel yapım dondurmalarını denemenizi şiddetle tavsiye ederiz, sanki meyvenin kendisini yiyorsunuz :)

Bizim favori tatlımız “Yapışkan toffee hurma puding” çok lezzetli bir tatlı, sosu ılık servis ediliyor. Son zamanlarda yediğim en güzel tatlılardan biri diyebilirim.

Bitter çikolatali mousse vişne sorbet” dondurma ve sorbetler çok lezzetli olduğu için güzel bir seçenek.

Son olarak garsonumuzun ısrarı ile “Cambridge yanık kremalı, badem biskuvili”yi de denedik ama çok da başarılı değildi bizim için.










Bu arada mekanın servis elemanları gayet profesyonel ve deneyimli. Mekan yeni olduğu için henüz menüyü tam öğrenememişlerdi ama şık bir restauranttan beklediğiniz profesyonel servis elemanları mekanda mevcut.

Hesap olarak biz içki dahil kişi başı 120 TL ödedik ve menüdeki çoğu şeyi tattık. Kişi başı ortalama 90-120TL’ye güzel ve şık bir yemek yiyebilirsiniz.


Adres: Trump Tower K.2 D.214 Şişli Tel: (0-212) 520 26 26






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder